"Ne demek istediğimi anlamıyor."
"Söylüyorum ama sanki duvara konuşuyorum."
"Anlatıyorum, ama beni dinlemiyor, sadece cevap veriyor."
Bu cümleleri sık sık kuruyorsan, muhtemelen ilişkide kendini yalnız, görünmez ve duygusal olarak bağlantısız hissediyorsundur. Partner tarafından anlaşılmamak, sadece bir iletişim sorunu değil; aynı zamanda bir bağ kurma sorunudur.
İşte, bu hissin nereden kaynaklanabileceğini ve neler yapabileceğini adım adım anlattım.
Herkesin iletişim dili, ihtiyaçları ve beklentileri farklıdır. Senin “duygusal destek” dediğin şeye partnerin “mantıklı çözüm” ile karşılık veriyor olabilir.
Örnek:
Sen, kötü geçen bir günün ardından sadece dinlenmek istersin. Ama partnerin hemen çözüm üretmeye başlar:
“Bir daha onunla konuşma o zaman!”
“Sen de çok takıyorsun bazı şeyleri…”
Ve sen o an kendini anlaşılmış değil, susturulmuş hissedersin. Oysa niyet kötü değildir, sadece “anlama biçimi” farklıdır.
Duygular yoğunken kurulan cümleler, savunmaya neden olabilir. Suçlayıcı veya genelleyici dil, iletişimi hemen kesintiye uğratır.
❌ “Sen zaten beni hiç anlamadın!”
✅ “Beni duyduğunu hissetmek istiyorum. Bazen anlattığım şeylerin senin için ne ifade ettiğini merak ediyorum.”
Kendini suçlamadan, net ama yumuşak bir dille ifade ettiğinde partnerin savunmaya geçmeden seni dinlemeye daha açık olur.
Bazen “anlaşılmıyorum” hissi, içini tam anlamıyla açamamaktan kaynaklanır.
Duygularını yarım bırakmak, ima etmek, açıkça konuşmamak iletişimin en büyük düşmanıdır.
Örnek:
“İyiyim” deyip içten içe kırgın kalırsan, partnerin seni anlaması mümkün olmaz.
Sadece davranışlarından bir şey anlamasını beklemek, onu sürekli hata yapmaya iter.
İletişim sadece doğru kelimeleri seçmekle değil, doğru zamanı seçmekle de ilgilidir.
Yorgun, stresli ya da ilgisi başka yerde olan birine duygu yüklemek anlaşılmayı zorlaştırır.
Öneri:
“Seninle içimde kalan bir şeyi paylaşmak istiyorum. Müsait olduğunda biraz konuşabilir miyiz?”
Bu yaklaşım hem sınır koymanı sağlar hem de partnerinin gerçekten seni dinlemesini kolaylaştırır.
İlişki sadece “anlaşıldım mı?” sorusuyla yürümez. Bazen de “Ben onu ne kadar anladım?” sorusunu sormak gerekir.
Çünkü karşılıklı duyulmak için önce karşılıklı dinlemeye ihtiyaç vardır.
Örnek:
Partnerin de kendi duygusal dünyasında boğulmuş olabilir. Belki seni anlaması için önce kendisinin anlaşılmaya ihtiyacı vardır.
Empati, sadece “beni anla” değil, “ben de seni anlıyorum” mesajını da taşır.
İlişkide anlaşılmadığını hissetmek seni yıpratır, duygusal olarak uzaklaştırır.
Ama bu his kalıcı olmak zorunda değil.
Doğru ifade, doğru zamanlama ve karşılıklı empatiyle bu döngü kırılabilir.
✅ Duygular bastırıldıkça değil, paylaşıldıkça iyileşir.
✅ Söyleme biçimin seni görünür ya da görünmez kılar.
✅ Anlaşılmak kadar anlamak da güçlü bir bağ kurmanın temelidir.
Eğer sen de partnerinle konuşurken anlaşılmadığını, söylediklerinin karşılık bulmadığını hissediyorsan, Manavgat’taki kliniğimde ya da dünyanın neresinde olursan ol, online terapiyle birlikte bu iletişim kopukluğunu onarabilir ve sağlıklı bağlar kurabiliriz.
Soru sormak, detaylı bilgi almak ya da randevu oluşturmak için Whatsapp butonuna tıklayabilir veya psikologsinanyuksel@gmail.com adresine mail gönderbilirsiniz.
Kendinize ve ruh sağlığınıza iyi bakın.
Uzman Klinik Psikolog Sinan Yüksel
Manavgat Psikolog | Bireysel, Çift ve Cinsel Terapi
Copyright @ | Uzm. Kln. Psk. Sinan Yüksel | Tüm Hakları Saklıdır.